8 Ağustos 2010 Pazar

Biraz Daha Yaşamak

Genelde bugünden geçmişe bakarım. Bakarız. Geçmişteki parçaların nasıl birleşip beni oluşturduğunu düşünürüm. Küçücük olayların, önemsiz görünen ayrıntıların, anlık kararların nasıl olup da biraraya gelip benliğimi, hayatımı inşa ettiğini görünce şaşar kalırım. Kadere iman ederim.

Bazen de içinde bulunduğum andan geleceğe bakarım. Acaba derim, bu kokuyu bir daha anımsayacak mıyım? Öptüğüm bu kızı kimselere anlatacak mıyım? Bu şarkıyı duyduğumda bu ana geri dönecek miyim? Şu kıvırcık saçlı çocuk bir yerlerde karşıma çıkacak mı? Yıllar sonra bu yoldan tekrar geçecek miyim? Geçtiğim takdirde şu an düşündüklerimi hatırlayıp gülümseyecek miyim?

Bu soruların cevapları mutlak gerçeğe götüremese de beni, içinde bulunduğum anı daha değerli, daha önemli kılıyor. Yaşadıklarımı gelip geçici bir oluştan çıkarıp, beni oluşturan hücrelerimden biri haline getiriyor. Ve ben her şeyi biraz daha yaşamaya çalışıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder